hareketlı gül | |
VEDA HUTBESİ | |
HADİS | HADİSİ ŞERİF | |
|
yaziciya@hotmail.com |
|
|
| SALİHLERLE BERABER OLMALI. | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
mecnun Admin
Mesaj Sayısı : 515 Kayıt tarihi : 28/03/09 Yaş : 54 Nerden : İSTANBUL / KARTAL
| Konu: SALİHLERLE BERABER OLMALI. Salı Mart 31, 2009 11:36 am | |
| Salihlerle beraber olan, onlardan hiçbir şey öğrenemese bile, yedi ikrama kavuşur: 1- İlim talebesinin faziletine kavuşur. 2- Onlarla beraber iken günahtan uzak olur. 3- Evinden çıkışından itibaren rahmete girer. 4- Onlara inen rahmetten o da faydalanır. 5- Onları dinlerken, kendine sevap yazılır. 6- Melekler ondan memnun olup, dua eder. 7- Attığı her adım, günahına kefaret olur.
Allahü teâlâ da ona altı ikramda bulunur: 1- İlim ehliyle bulunmayı ona sevdirir. 2- Âlime uyanlar gibi sevaba kavuşur. 3- O salihlerden birinin şefaatine kavuşur. 4- Günahkârların gittiği yerlerden soğur. 5- O da salihlerin yoluna girmiş olur. 6- Dinimizin emirlerine uymuş olur.
Bir kimse, Peygamber efendimize, (Kıyamet ne zaman kopacaktır?) diye sordu. Ona cevaben, (Kıyamet için ne hazırladın?) buyurdu. O kimse, (Fazla ibadetim yok. Fakat Allah ve Resulünü seviyorum) dedi. O kimseye, (Herkes sevdiği ile beraber olacaktır. Sen de, ahirette sevdiğinle beraber olacaksın) buyurdu. (Buhari)
Hikmet ehli buyuruyor ki: 1- Âlimlerle beraber olanın ilmi artar. 2- Salihlerle beraber olanın, ibadete rağbeti ve günahlardan kaçma arzusu artar. 3- Fasıklarla [açıktan günah işleyenlerle] düşüp kalkanın günah işleme cüreti artar. 4- Zenginlerle düşüp kalkanın dünya sevgisi artar. 5- Fakirlerle beraber olanın şükrü artar. Bir kimse, bir âlimle dünyayı dolaşsa, âlimden dinine ait bir mesele öğrense, birlikte yaptıkları seyahati boşa gitmiş olmaz. Bir kimse de, âlimlerle, salihlerle beraber olsa, hiçbir şey istifade edemese bile, onların yüzüne bakması, onun için büyük bir nimettir. Çünkü salih Müslümanın yüzüne bakmak ibadettir. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki: (İyi arkadaş, güzel koku satan gibidir. Sana koku sürmese de, yanında bulunduğun müddetçe güzel kokusundan faydalanırsın.) [Müslim]
Kötü arkadaş, bir tane olsa da çoktur. İyi arkadaş bin tane olsa da azdır. İyilerle dost olmalı ve sayısını çoğaltmaya çalışmalıdır! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Çok dostunuz olsun; çünkü Rabbiniz kerimdir. Kıyamette dostları arasında bulunan kuluna azap etmekten haya eder.) [Şir’a]
(Çok tanıdığınız olsun! Kıyamette hepsi de şefaat eder.) [Şir’a]
(Allahü teâlâ, rıza-i ilahi için bir din kardeşi edinenin Cennetteki derecesini yükseltir.) [İ. Ebiddünya]
(Allah için ahiret kardeşliği yapan, ahirette öz kardeşinden daha faydalı yardımları, o ahiret kardeşinden görür. Allahü teâlâ, ahiret kardeşini çok seveni, o nispette çok sever.) [Ey Oğul İlm.]
İyilerle arkadaşlık, dostluk böyle kıymetli iken, kötülerle arkadaşlık daha kötüdür. İnsanın dünyasını da, ahiretini de yıkar. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kişinin dini arkadaşının dini gibidir. Şu halde kiminle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin!) [Hakim]
Akıllı, ilim sahibi, iyi ahlaklı, doğru sözlü, cömert ve günahlardan kaçan kimselerle arkadaşlık etmelidir. Kur'an-ı kerimde mealen, (Benim yolumda gidenlere uy) buyuruluyor. (Lokman 15)
Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Ev almadan önce komşu, yola çıkmadan önce arkadaş edinin! Yolculuktan önce de azık tedarikine çalışın!) [Taberani] (Ahiret yolcusunun azığı doğru iman ve arkadaşı da salih ise ne mutlu ona)
Kötülerden uzak durmalı İmanımızın üç düşmanı vardır: Şeytan, nefs ve kötü arkadaş. En zararlısı kötü arkadaştır. O, nefsimizin ve şeytanın aracılığı ile bize zarar verir. Arkadaşların en kötüsü insanın dinini, imanını, edebini, hayasını, ahlakını bozmaya uğraşan, böylece dünya ve ahiretine, ebedi saadetine saldırandır. Salihler, iyiler anıldığı zaman rahmet, kötüler anıldığı zaman lanet yağar. Kötülerden uzak durmaya çalışmalıdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kötü arkadaş, demirci körüğü gibidir. Üflenildiği zaman ateş kıvılcımları seni yakmazsa, kokusu seni rahatsız eder.) [Buhari]
Pis koku, farkında olmayarak elbiseye siner. Kötünün kötülüğü de farkında olmayarak insanın kalbine girer. Şu halde yapılacak iş, kötü arkadaşlardan uzak durmaktır. Namuslu, iffetli yaşamak isteyene cenab-ı Hak nasip eder. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki: (İffet talep edeni, Allahü teâlâ iffetli kılar.) [Hakim]
İffetli olan, aile efradının da iffetli olmasını ister. Onları da kötülükten korur. Kendisi kötü olursa, bir gün çoluk çocuğu da Allah saklasın kötü yollara düşebilir. Çocuklarının iffetsiz olmasını hangi ana-baba isteyebilir? Çocuklara iyi örnek olmak gerekir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (İffetli olursanız, kadınlarınız da iffetli olur.) [Taberani]
(Kötülükten korunmak için, nikahlı yaşamak ve iffetli olmak gerekir.) [İbni Asakir]
Kur'an-ı kerimde de namaz kılanın her kötülükten korunacağı bildiriliyor. Herkes ne ekerse onu biçer. Rüzgar eken, fırtına biçebilir. İyilik eden de iyilik biçer. Hem Allahü teâlâ çok merhametlidir. Bir tohuma, bire on ve daha fazla mahsul verir. İyilik yönünden bir adım atana çok şeyler ihsan eder. Günahlarına pişman olup özür dileyenin günahlarını affeder. Yeter ki insan hatasını bilip özür veya af dilemesini bilsin! "Ben artık mahvoldum, Allah beni affetmez" diye düşünmek çok yanlış ve çok tehlikelidir. Zararın neresinden dönülürse kârdır. (Allah artık beni affetmez) diyerek günahlara devam etmemeli, günahım çok diye tevbeden kaçmamalı. En büyük günahların da tevbesi olur. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Ey günahı çok olan kullarım, Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin! Allah günahların hepsini affeder. O, sonsuz mağfiret ve nihayetsiz merhamet sahibidir.) [Zümer 53]
Gayrı meşru işler, dünyada da yüzkarasıdır. Ahirette ise, azabı çok şiddetlidir. "Ben ölmem" veya "Cehennem ateşi bana zarar vermez" diyen varsa, dilediği kötülüğü işlesin! Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Dünya için, dünyada kalacağın kadar, ahiret için, ahirette kalacağın kadar çalış! Allah’a, muhtaç olduğun kadar itaat et! Cehenneme dayanabileceğin kadar günah işle!) [Eyyühel veled] Öleceğine inanan ve öldükten sonra başına gelecekleri düşünen, nasıl kötülük işleyebilir?
İnsan kendi kusurlarını zor anlar. Güvendiği arkadaşına sorarak da, kusurunu öğrenir. Sadık dost, arkadaşını tehlikelerden koruyan kimsedir. Böyle bir arkadaş bulunursa, bunu büyük nimet bilmeli. Onun tavsiyelerine kızmamalı. Mesela gıybetin, zinadan kötü olduğu, sevapları ateşin kuru odunu yaktığı gibi yok ettiği hadis-i şeriflerle bildirilmiştir. Biz gıybet ederken, bir arkadaşımız, (Sus, sevapların yanacak, Cehenneme gideceksin!) derse, bize iyilik mi etmiş olur, kötülük mü? İyilik ettiğine göre, böyle arkadaşa kızmak mı, yoksa minnettar kalmak mı gerekir?
Haramdan kurtulmanın en kısa yolu Her Müslümanın dinimizin emirlerine uyup, yasak ettiklerinden kaçması gerekir. Haramların hepsinden kaçmak çok zordur. Ama İmam-ı Rabbani hazretlerinin bildirdiği yol ile dinin emir ve yasaklarına uymak kolaylaşıyor. O da salihlerle, sadıklarla beraber olmaktır. Yani adam olmak için adam olanlarla beraber olmaktır. Kur’an-ı kerimde de mealen böyle buyuruluyor: (Allah’tan korkup sadıklarla [doğrularla] beraber olun!) [Tevbe 119]
Hadis-i şerifte de buyuruldu ki: (Haramdan sakınan kimse ile oturmak ibadettir.) [Deylemi]
İyilerle beraber olan iyi, kötülerle beraber olan da kötü olur. Bir âyet-i kerime meali şöyledir: (Kâfirlerle beraber oturmayın; yoksa siz de onlar gibi olursunuz.) [Nisa 140]
Zaruret olmadıkça kâfirlerle, bid’at ehli ile oturmak uygun değildir. Allah adamları ile, evliya ile salih âlimlerle birlikte bulunmaya çalışmalıdır. Çünkü hadis-i şerifte buyuruluyor ki: (Onlarla beraber olan şaki olmaz.) [Buhari]
Peki salih ulema ve evliyayı bulamayan ne yapacak? Bunu da bildirmişler: (Onları bulamayan, kitaplarını okurlarsa, bunlar da şaki olmaz) buyurmuşlardır. O halde Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını büyük nimet bilip okumaya çalışmalıdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Allahü teâlâ buyurdu ki: Benim evliyam şunlardır ki, ben anılırsam, onlar hatırlanır, onlar hatırlanınca ben anılırım.) [Ebu Nuaym]
Salih bir zatın oğluna nasihati şöyledir: Oğlum, salihlerle beraber ol! Eğer ilim sahibi isen, ilmin onlara faydalı olur. İlim sahibi değilsen, onlardan bir şeyler öğrenirsin. Allahü teâlâyı hatırlamayanlarla beraber olma! İlim ehli de olsan, ilmin onlara faydası olmaz. İlim ehli değilsen, daha çok zarara girersin. Eğer Allahü teâlâ onlara gazap ederse, sen de helak olursun. İyilerle beraber iken, Allahü teâlâ onlara rahmet ederse, layık olmasan da, sen de o rahmetten faydalanırsın. Peygamber efendimize kimlerle beraber olmak gerektiği sual edildiğinde buyurdu ki: (Gördüğünüzde sizlere Allahü teâlâyı hatırlatan, konuşması ilminizi artıran, ilmi ahireti düşünmenize yarayanla beraber olun!) [Ebu Ya’la]
Salih bir arkadaş bulunca, ona gerekli hürmeti göstermeli! Onun can ve malını, kendi can ve malından önce tutmalı! Ayıplarını araştırmamalı, aybı olsa bile görmemeli ve kimseye söylememeli, hatta unutmalı! Sözüne itiraz etmemeli, onunla tartışmamalı! Aleyhinde konuşan olursa, uygun şekilde susturmalı, alınacağı veya üzüleceği bir söz söylememeli! Suizanda bulunmamalı, uygunsuz hareketlerini dalgınlığa veya unutkanlığa yormalı! Yani bir mazeret arayıp suçsuz olduğunu kabul etmelidir! Çünkü güzel ahlak sahibi, insanları mazur görür. Onların kusurlarını meydana çıkarmaz, insafla hareket eder, fakat başkasından bu insafı beklemez. Böyle bir arkadaşın sevdiklerini sevmeli, sevmediklerinden uzak olmalı! Onu kendisine dost ve kardeş bilmeli! Ona hürmet göstermedikçe, ilminden istifade edemez.
Kötülerle düşüp kalkmak
İnsana çeşitli vesveseler gelir. Günaha, hatta Allah saklasın küfre de meyledebilir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Müminin kalbi, kaynayan tencereden çok değişikliğe maruz kalır.) [Hakim] Bunun için kötü arkadaşlardan ve kötü işlerden uzak kalmalıdır. Kötü bir kimseyi düzeltmeye çalışacağım diye onunla arkadaşlık edilirse, kendisinin bozulma ihtimali daha fazladır. Kalb, kötü kimselerin yanında gaflete dalınca, şeytan da vesvese verir. Aydınlıkla karanlığın çarpışması gibi, Allahü teâlâyı anınca şeytan kaçar, unutunca şeytan gelir. Kur'an-ı kerimde de mealen buyuruluyor ki: (Şeytan onlara galebe çaldı ve onlara Allah’ı anmayı unutturdu.) [Mücadele 19]
Şeytanın galebe çalmaması için kötü arkadaşlardan uzak durmalıdır. Kötülere yaklaşanın, kötülüklerden uzak durması zordur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Uçurumun kenarında dolaşan, uçuruma yuvarlanabilir.) [Buhari]
(Töhmete sebep olacak yerlerden kaçının!) [İ. Gazali]
"Ben kötülerle gezerim ama, onların bana zararı dokunmaz" demek çok yanlıştır. İnsanın dini, arkadaşının dini gibidir. Farkında olmadan arkadaşının huylarına sahip olur. O halde iyilerle arkadaş olmaya çalışmalıdır!
İyi insanlarla gezmek ve iyilerden bahsetmek de nimettir. Çünkü hadis-i şerifte, (Salihler, iyiler anıldığı zaman rahmet nazil olur) buyuruldu. (İ.Ahmed)
Rahmet, Cennete girmek ve Allah’a kavuşmaktır. Salihler, iyiler anılınca, bu rahmetin sebebine kavuşulmuş olur. Salihlere uyma isteği başlar. Salihlere uyan da Cennete girer. (Kötünün bana ne zararı dokunur?) demek çok yanlıştır. Çürük bir meyve bütün meyvelerin çürümesine sebep olur.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Salihleri anmak günahlara kefarettir.) [Deylemi]
(Fazilet ehlini ancak fazilet sahipleri tanır.) [Deylemi]
(Fıkıh öğrenilen yerde bulunmak, bir senelik ibadetten daha hayırlıdır.) [Deylemi]
(Kırk gün içinde, bir ilmi sohbette bulunmayanın kalbi kararır. Büyük günah işlemeye başlar. Çünkü ilim, kalbe hayat verir.) [Müjdeci Mek.]
(Bir saat ilim öğrenmek veya öğretmek, sabaha kadar ibadetten daha sevaptır.) [Deylemi]
(Ya âlim, ya talebe veya bunları dinleyenlerden olun! Yahut ilim ehlini sevenlerden olun! Bunlardan gayrısı olan helak olur!) [Beyheki]
(Evliyayı görünce, Allah hatırlanır.) [H.Tirmizi]
(Her şeyin kaynağı vardır. Takvanın menbaı ariflerin kalbleridir.) [Taberani]
(Büyüklerle oturun, âlimlere sorun ve hikmet ehli ile beraber olun!) [Taberani] | |
| | | | SALİHLERLE BERABER OLMALI. | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |